5 Temmuz 2013 Cuma

Jean-Christophe GRANGé - KAİKEN


Kaikenin zamanı geldi



Doğan güneş karardığında,
Geçmiş, çıplak bir kılıç gibi keskinleştiğinde,
Japonya artık bir anı değil, kâbus olduğunda,
Kaikenin zamanı gelmiş demektir.



Grangé  hayranlığımı çevremde bilmeyen yoktur.Bir gün işyerinde mesaideyken gördüğüm bir haber küçük bir çığlık atmama sebep oldu .Grangé yeni bir kitap yazmıştı.
Büyük bir açlıkla elime aldım okumaya başladım.İlk bölüm "Korkmak" diye başlarken içim sızladı , yazar korkuyu yazmayı bense onun kaleminden korkuyu okumayı çok seviyorum ..

Başkomiser Oliver Passan  'ın takibi ile başlayan kitap sonlara gelmeden soluksuz bir takip sonucu katil kişinin ortaya çıkışı ile bitecek gibi oluyor.Ama yok asıl olaylar burada başlıyor..İçiçe geçmiş olaylar zinciri nasıl sonuçlanacak ? 
Kaiken nedir aslında ? 
Kitabın hangi sahnesinde ışıldayacak ?

tek kelime ile muhteşem bir Grangé kitabı okudum diyebilirim ;)
Korku,gerilim sevenlere duyurulur :)


4 Temmuz 2013 Perşembe

Dan BROWN - Cehennem

Cehennem 

Harvard Üniversitesi Simgebilim Profesörü Robert Langdon başından vurulmuş bir halde hastane odasında gözlerini açar. Ne buraya nasıl geldiğini ne de nasıl vurulduğunu hatırlamaktadır. Camdan gördüğü manzara karşısında altüst olan profesör, evinden binlerce kilometre uzakta, Floransa’da olduğunu anlar. Yaşadığı korkunç baş ağrısına eşlik eden tek şey; sürekli kâbuslarında gördüğü kan kırmızısı bir nehrin karşısından kendisine seslenen gümüş saçlı güzel bir kadın ve toprağa baş aşağı gömülü can çekişen bedenlerdir. Langdon gördüğü kâbusları anlamlandırmaya çalışırken kadın bir suikastçı tarafından takip edildiğini, kendine tedavi uygulayan doktorlardan biri gözlerinin önünde vurulunca anlar. Hastanede görevli diğer doktorlardan biri olan Sienna Brooks’un o ölüm kalım anında yardım etmesiyle hayatta kalır. Simgebilim profesörü kendini bir anda ipuçlarını Dante’nin cehenneminde bularak çözmesi gereken korkunç bir senaryonun içinde bulur. Floransa’nın tarih kokan dar sokaklarından Venedik’in muazzam bazilikalarına uzanan semboller zinciri Langdon’ı insanlık tarihini sonsuza dek değiştirebilecek bir mekâna sürükler. Burası üç imparatorluğun merkezi olmuş, insanlık tarihi kadar eski, dünyanın incisi İstanbul’dur. Ve bu şehirde ya insanlık tarihi baştan sona yeniden yazılacak ya da bunu yazacak hiç kimse kalmayacaktır... 

.. Diz çök kutsal bilgeliğin yaldızlı mouseion’unda ve kulağını yere daya, dinle suyun şırıltısını. 

Batık sarayın derinliklerine in, orada, karanlığın içinde bekler khtonik canavar kan kırmızısı sularına gömülmüştür lagünün ki yansıtmaz yıldızları... 

... Dan Brown, dünyanın birçok ülkesinde çok satanlar listesine giren; Kayıp Sembol, Melekler ve Şeytanlar, İhanet Noktası ve Dijital Kale gibi kitaplarının yanı sıra tüm zamanların en çok okunan romanlarından biri olan Da Vinci Şifresi’nin yazarıdır. New England’da eşi ile birlikte yaşamaktadır.



www.dr.com.tr





Dan Brown'ın yeni kitabı diye tanıtımını görür görmez edindim kitabı, okudum , bitirmeye kıyamadım..

Yine Langdon , yine tarih, yine şifreler ,akıl almaz bir takip, macera ,bu kez edebiyat hem de Dante , Floransa ,Venedik ve İstanbul ile final !

Sürükleyici, elden düşüremeyeceğiniz bir serüven daha..

Elbette çok beğendim ;)

Ece TEMELKURAN - Düğümlere Üfleyen Kadınlar


Düğümlere Üfleyen Kadınlar 

Bir kadının kalbini fena kırmış bir adam...

O adamı öldürmek için çölü geçmeyi göze almış dört kadın... Düğümlere Üfleyen Kadınlar bu yolculuğun romanı. Ne kadar sevilse de tamir olmayan o yaralı coğrafyada, Ortadoğuda geçiyor. Saraylar devrilip, meydanlar dolarken sorular kalıyor geriye. Her yola en az bir soruyla çıkılır çünkü: Bir kadın ya da bir ülke nasıl sevilir sahiden?

"Amira, bize kadınları nasıl seveceğimizi anlatan bir kitap lazım. Yoksa hep böyle şapşal ve kavruk kalacağız. Bize kadınların nefesini genişletecek, o nefesin rüzgârına yelken açmamızı öğretecek bir kitap lazım. Yoksa biz ne kadar sevilsek tamir olmayız."


Kitabı benim için özel kılan birinci sebep kahramanların kadın olması ikinci ve en özeli, annemahsustan Ayşegül ile eş zamanlı okuyacak olmamızdı :)





Kitabı okurken heyecanlandığım da oldu , yeri geldi sıkıldım, bir sürü yeri not alayım dedim , unutmamalı dedim ama yazmamışım bir kenara..Bir kaç not sadece geçti elime..

Arap baharı, Mısır ve Tunus hattı kadın hikayeleri üzerinden anlatılmaya çalışılmış.Kurgu zamanın geriye işlemesi üzerine ve bu kitap ilerledikçe yorucu oldu benim için.Güzel bir emeğin ürünü kitap..

MAdam Lilla ilginç bir kadın, yazarların tam da ihtiyacı olabilecek türden.

Öyle an'lar vardı ki beni içine çeken ..anlatımı ile büyüleyen ..

Sonuçta bu kitabı okumayı okurken sevemedim, yoruldum , sıkıldım ama dediğim gibi bazı an'lar beni benden aldı ..Bu da yazarın başarısı ;)





Belirtmek istediğim bir de kitabın,hikayenin sonunu da tüm bu olan biteni düşünürsek biraz basit kalmış buldum..

Mutlu sonlar güzeldir ama kıvamı ayarlamak gerek ;)



3 Temmuz 2013 Çarşamba

Murat MENTEŞ - Ruhi Mücerret





Ruhi Mücerret 

Dublörün Dilemması ve Korkma Ben Varımın yazarı Murat Menteşten doludizgin bir roman daha!

Sıkı tutunun!

İstiklal Harbinin son gazisi, 100 yaşındaki millî kahraman RUHİ MÜCERRET; bir dünya starına nasıl dönüşüyor?
Zaten ecelin menzilindeyken, esrarengiz psikopat MASUM CİCİyi haklayabilecek mi?
Mabet filozofu AVNİ VAVdan daha neler öğrenecek?
NAZLI HİLALe, 70 yaş farka rağmen nasıl açılacak?
Ve son nefesinde kelime-i şahadet getirebilecek mi?
Bir gözü mavi, diğeri kahverengi avare CİVAN KAZANOVA; elden düşme ruhunu, şeytana neden satıyor?
Depremde yitirdiği SERPİL SİLAHLIPERİyi unutmayıp da ne yapacak?
Marifetli afet FUJER FUJİden kaçarken neye yakalanacak?
Kan kanseri yeğeni OZANı hangi parayla tedavi ettirecek?
Alınyazısındaki boşlukları neyle dolduracak?
İntiharın eşiğinde tetikte beklerken, kimvurduya mı gidecek?
Ziyadesiyle kahkaha ve bir nebze gözyaşı içeren bu serüvende
trenler gemilere çarpıyor.
İstiklal Savaşı, 85 yıl sonra devam ediyor.
Şakaklar matkapla deliniyor.
Uçaklar düşüyor.
Kaybedenler şampiyon oluyor.
Ölüler diriliyor.
Serseri kurşunlar uçuşuyor.
Ve reklamlar, müşterileri ele geçiriyor!

"100 yaşından küçükseniz, bu romanı mutlaka okuyun!"
Emrah Serbes
http://www.dr.com.tr


Kitaptan blogger arkadaşlarım sayesinde haberim oldu.Aynı duygularla güldüğüm,öfkelendiğim insanlar çok beğendiğine göre okumalıydım.
 Ruhi Mücerret' in  başından geçenler bunu yazarın karakterler üzerinden farklı bakışla anlatması çok hoştu :)
Sevdim,eğlendim ,duygulandım sonuçta çok beğendim :)