31 Ağustos 2012 Cuma

Okuma Listem

Listem de hazır ;)


·         Oya   BAYDAR     – Çöplüğün Generali
·         Murat   GÜLSOY – Alemlerin Sürekliliği ve Diğer Hikayeler
·         Fyodor  DOSTOYEVSKİ  - Yeraltından Notlar
·         Italo SVEVO  - Senilita
·         Valerio MASSIMO 
·         Elif ŞAFAK  - Araf
·         Simon KERNICK  -  Son 10 Saniye
·         Simon MONTEFIORE  -   Şaşenka
·         Harlen COBEN  -  Büyük Vuruş
·         Oğuz ATAY  - Tutunamayanlar
·         John  STEINBECK  - Fareler ve İnsanlar
·         Mine G.Kırıkkkanat   -  Umudun Kırık Kanatlarında
·         Donna TARTT  -  Gizli Tarih
·         Vedat TÜRKALİ  -  Yalancı Tanıklar Kahvesi
·         Füruzan  -  Gecenin Öteki Yüzü
·         Michael CONNELLY  -  Kemikler Şehri
·         Adam BLAKE  -  Onlar
·         Pierre LEMATRE  -  Alex
·         Peşpeşe  (5 yazardan)
·         Murathan MUNGAN  -  Kibrit Çöpleri
·         Pınar KÜR  -  Bitmeyen Aşk
·         Charles BUKOWSKI  -  Sıradan Delilik Öyküleri
·         Michael PALMER  -  25.Madde
·         Dostoyovski  -  Karamazov Kardeşler
ggeriye okumak kalıyor :)



Kitaptan ikiz kuleler..


Dün  arkadaşıma ödünç verdiğim kitaplar geldi.Kitaplığıma yerleştireyim derken ,üst üste bindiler yer bulamadım, en iyisi okumadıklarımı ayırıp başka bir dolaba kaldırayım dedim.Masaya dizmiştim ki aklıma son günlerde  kitap bloglarında sıkça rastladığım kitaptan kuleler geldi.
Ben de hemen belgeledim..Bugün bir ara listesini çıkartıp yayınlamayı düşünüyorum..
Bİr süre yeni kitap almasam iyi olacak sanırım..



kitaptan ikiz kuleler


29 Ağustos 2012 Çarşamba

John Saul- Şeytanın Sağ Eli





Arka Kapak

Evliliklerinin parçalanmak üzere olduğu noktada, Ted ve Janet Conway'e halalarından asırlık bir ev miras kalır. Conway'ler çocuklarını da alarak, ikinci bir şans yakalamış olmanın heyecanıyla Louisiana'nın küçük bir kasabası olan St. Albans'a giderler. Önlerinde yeni bir hayat uzanmaktadır.
Ne var ki, uzun zaman terkedilmiş duran Viktorya tarzı büyük malikanenin içinde Conway soyadının karanlık geçmişinin anahtarları yatmaktadır- intiharlar, garip kaybolmalar, voodoo ayinleri ve cinayet söylentileriyle dolu kanlı bir geçmiş. Conway'ler, bir kere ortaya çıktığında yaşayan her ruhu sindirmekle tehdit eden bu sırlardan habersizdirler. Conway ismini taşıyan her nesli, cehennemin derinliklerinden gelen bir hesaplaşma günü beklemektedir. 

Bu kitabı okuyalı çok zaman oldu.Ben de etki bıraktığı için eskilerden tanıtım yapmaya karar verdiğimde ilk seçimim oldu.
Gerilim  okumayı sevenler için, elimden bırakamadığımı hatırlıyorum.Ayrıca kitabı okur, komidine bırakırdım , okuma lambamı söndürür korkudan gözlerimi sımsıkı yumardım.Daha olmazsa kitabı kaldırırdım yanı başımdan :D
O derece korktum okurken..

27 Ağustos 2012 Pazartesi

iki çekiliş birden , yazarından..




iki güzel çekiliş , en güzel yanı yazarın kendi kitabı olması ;) tüm kitapseverlere duyurulur :)
burada ;

24 Ağustos 2012 Cuma

Maxime Chattam-LEŞ

LEŞ - Maxime Chattam
Korkuyu hissetmek için nereye kadar gidebilirsiniz?


Fransız polisiye roman türünün yükselen yıldızı Maxime Chattam’ın, polisiyeyi gerilimle birleştiren yeni romanı Leş, adı, zamanı ve mekânı belli olmayan bir savaşa hazırlıkla başlıyor. Ve şaşırtıcı kurgusuyla okurunu esir alıyor.

Savaş hazırlıkları kapsamında askerler yavaş yavaş gemilere bindirilerek bir çıkarmaya hazırlanmaktadır. Askeri Polis Şefi Teğmen Craig Frewin’in birliği de bu çıkarmaya katılacaktır. Hareket emri beklenirken, yola ilk koyulacak gemilerden birinin ambarında genç bir askerin asılmış cesedi bulunur. Katil, kurbanın kafasını kesmiş ve yerine ağzını parçaladığı bir koç başı koymuştur.

Olay yerinde Teğmen Frewin hemşire Ann Dawson’la karşılaşır. Genç hemşire, kendi kâbuslarıyla başa çıkmak, korkularıyla yüzleşmek için Frewin’e yardım etmeyi önerir. Teğmen, katilin gemi mürettebatından biri olduğunu düşünmekte, gemi yola koyulmadan önce katili bulmak istemektedir. Çünkü katilin bu cinayetle yetinmeyeceğini, başka cinayetler de işleyeceğini hisseder. Birlikte katilin profilini çizerler: Buna göre katil işkence etmekten zevk alan, işlediği cinayetlerden gurur duyan bir psikopattır. Frewin ile Ann’in tahmin ettiği gibi ilk cinayeti diğerleri izler. Katil her defasında vahşi ve arkaik yöntemlerle kurbanlarını parçalayıp teşhir etmektedir. Savaş ortamının gerginliğine bu cinayetler eklenince, askerler arasındaki huzursuzluk iyice artar ve herkes birbirinden şüphelenmeye başlar. Zira herkesin karanlık birer sırrı vardır.

İnsan psikolojisinin çok karanlık bölgelerine doğru korkutucu bir yolculuğa çıkan Frewin ile Ann’i büyük tehlikeler beklemektedir.

Kriminoloji eğitimi alan Maxime Chattam son romanında insanoğlunun korkuyla olan ilişkisini ele alarak, her zaman korkuya ihtiyaç duyulduğunu öne sürüyor.


Maxime Chattam , okumayı sevdiğim yazarlardan , iyi bir polisiye-gerilim türü yazarıdır.
Kitap çok sürükleyici, okumadığımda aklım onda kalıyor gözüm kitabı arıyordu. Tanıtımında dendiği gibi insan psikolojisinin derinliklerinde yolculuk yaptırıyor , içsel hesaplaşmalar çok fazla.Katili tahmin etmek zor, yanıltıcı kelime oyunları sayesinde herkesten şüphelenir oluyorsunuz.Katil ortaya çıkıp benim diyor son perdede ona bile inanamıyorsunuz..Kitabın sonlarındayken bir arkadaşım geldi yanıma, katili buldun galiba dedi.cevabım ; " katil ortaya çıktı ama yazar da ben de buna inanmıyoruz şu anda " oldu.
İşte iyi bir yazarın göstergesi, okuyucuya bu cevabı verdirmesidir bence ;)
Polisiye-korku-gerilim türü kitaplarda çok edebi olmasını aramaz okuyucu, kan,dehşet ,şiddet okuması yeterlidir.Maxime Chattam 'ın eserlerinde bundan fazlası var bu yüzden seviyorum yazarı :)
Gördüğüm anda bu kitabı istedim,aldım ,okudum mutluyum :)

bir düzenleme yapayım, genelde okuduklarımdan satırlar paylaşmıyordum ama beni çok etkileyen kısımları paylaşmak istedim:
sf:25 " .. Kurban bir canavarın görünümüne sahipse ,katil neye benziyordu ? "
sf:89" .. hiçbir şey donup kalmaz.İnsan kendisinin efendisidir."
savaş zamanı, " bekleyiş tüketiciydi."
....
..şimdilik tek bir gerçek vardı; herkes şüpheliydi.

17 Ağustos 2012 Cuma

Deniz İrfan - Buğday Kokusu





Sevgili Pınar  'ın düzenlediği kitap çekilişine katılmıştım.Şans bana güldü , kazandım ve işte kitap ile ilk kucaklaşma..
Teşekkürler Pınar emeğine sağlık.
Ve Deniz İrfan  , kitabın yazarı ile ilk tanışma , ismime imzalı olması da değer katıyor bu kitaba..

en kısa sürede okuyup yorumlayacağım :)

tüm kitap dostlarına selamlar.

Chelsea Cain - Gönül Yarası




Yazarın ve serinin ilk kitabıymış.Gerilim severlere sevgili deeptone   önermişti. İsmine bakıp aldanmayın , bir aşk romanı değil belki ama tutku içerdiği kesin ;)

Güzel bir seri katil, öldürmek için kaçırdığı bir  polis.. Polisi öldürmüyor hatta hayatını kurtarıyor ve onunla görüşmesi karşılığında işlediği cinayetleri anlatıyor , cesetlere ulaşmasını sağlıyor.Bu arada polisin hayatını bitirmiş durumda, eşi ve çocukları ile yaşayamayan Archie ilaçlara bağımlı..

Yeni bir seri katil ortaya çıktığı sıralarda, gazeteci Susan Archie'nin yaşadıklarını bir dizi hikaye yapmak için onunla görüşmelere başlıyor.Bu davada birlikteler.Olay ilginç bir şekilde Susan'a bağlanıyor.

Kurgu güzel, son güzel , gerilim ,heyecan dorukta ben çok sevdim.Okumak için fırsat kolladım, bitirmeden rahat edemedim.

Serinin ikinci kitabını merak ve sabırsızlıkla bekliyorum.Deeptone tekrar çok teşekkür ederim yeni bir yazar ve bu güzel kitapla beni buluşturduğu için .

Bir tespitimi de belirtmek istedim, bizim Susan aynı Lisbeth , Milenyum serisindeki hani, ben çok benzettim :)

15 Ağustos 2012 Çarşamba

ben bu kitabı istiyorum ,istiyorummm




Maxime Chattam  okumayı çok severim, korkunç birşey okumanın zevkine varmak isteyenlere öneririm :)

yeni basılmış, BeyazKitaplık sayesinde  bir siteyi incelerken haberim oldu.

en kısa sürede okumak istiyorum ..


ilgilenenler için ; buradan inceleyebilirler .

14 Ağustos 2012 Salı

Paulo COELHO - ZAHİR

Arka Kapak

"Seni kendimden bile daha çok seviyorum." Eğer bunu söyleyebilirsem kendimle barış içinde yaşamayı sürdürebilirim, çünkü bu aşk beni rehin aldı.
Ünlü, başarılı, zengin bir yazarın savaş muhabirliği yapan karısı Esther bir gün ansızın ortadan kaybolur. Esther kaçırılmış mıdır, öldürülmüş müdür, yoksa kocasını mı terk etmiştir? Çok sevdiği karısını bulmak için yanıp tutuşan yazar, Esther'in en son birlikte görüldüğü Kazak genci Mikhail'le birlikte Fransa'dan İspanya'ya, Hırvatistan'dan Orta Asya steplerine uzanan bir yolculukta bulur kendini. Bu büyülü yolculuk giderek bir 'iç yolculuğa' dönüşecek, yazar yazgının gücü ve aşkın doğasını yeniden keşfedecek, yaşamına yeni değerler biçecektir... Günümüzün en çok okunan yazarlarından Paulo Coelho, daha önce yayınlanan Simyacı, On Bir Dakika, Veronika Ölmek İstiyor gibi romanlarından sonra Zâhir'de de, okurlarını bir ruh yolculuğuna çıkarıyor. Zâhir'i okuduğunuzda, kendinizi daha derinden tanıyacaksınız.


Tatilde okumaya heveslenip yanımda götürdüğüm bu kitap kaç zamandır elimdeydi ve bugün -nihayet- bitirebildim.Paulo Coelho , severek okuduğum yazarlardandır pek çok kitabını da okudum.Anca Zahir 'i onlar kadar beğendiğimi söyleyemeyeceğim.Yani Ferrarisini Satan Bİlge 'yi de zorlanarak okuduğuma göre bu tip kitaplar bana göre değil sanırım.
Sabırlı biri değilim bu , okuyuculuğuma da yansıyor demek ki..
Konu güzel aslında karısını ararken kendini keşfeden biri..
Aslında ben kitabın kahramanının yazdığı Sökmek Zamanı adlı kitabı okumak isterdim.Hoş zaman zaman o bahsi geçen kitapları aslında okuyor olduğumu hissettim ama ..Bir arayıştı belki benim ki .. 
Bu kitapları biliyorum ben, şimdi etkisini göstermeyecek hatta okunması zor olacak ama yaşamımda attığım adımlarda yer edecek ;)

13 Ağustos 2012 Pazartesi

Davıd CARNOY - Neşter Müziği

Kitap Tanıtımı :

Kristen Kroiter. Lise öğrencisi. Altı ay kadar önce, bir trafik kazasında ağır yaralanmış ve acil serviste hayata geri dönmüştü. Ancak kimsenin beklemediği bir anda, intihar etti.

Dr. Ted Cogan. Kırk üç yaşında, acil serviste çalışan uzman hekim. Başarılı, bekâr; itiraf ettiği gibi, bir "kadın avcısı"... Kristen Kroiter'e ilk müdahaleyi yaparak hayatını kurtarmıştı; şimdi onu intihara sürüklemekle suçlanıyor. Tüm suçlamaları reddediyor.

Dedektif Madden. Soruşturmayı yürüten, NY Polis Departmanı'ndaki en tecrübeli polislerinden. Görgü tanıklarının yanı sıra, elinde Dr. Cogan aleyhine çok kuvvetli bir delil var: Kristen Kroiter'in ardında bıraktığı günlüğü... Son sayfasında, Doktor'un onunla zorla cinsel ilişki kurduğu yazıyor.
Kristen Kroiter on altı yaşında ve bakireydi...

Neşter Müziği... Doktor ve hastası, suçlayan ve suçlanan, av ve avcı gibi ikililerin birbirleriyle amansız bir mücadele verdikleri, soğuk hastane koridorlarından çığırından çıkmış gençlik partilerine uzanan, nefes kesici temposu ve şok edici sonuyla akıllara durgunluk veren bir gerilim romanı...

"Gerilim dolu bir kedi-fare oyunu; hem de en esaslısından. Sinematografik, inandırıcı... Son sayfasına kadar başımı kaldıramadım."
-R.J. Ellory-

"Carnoy'un romanı sürükleyici, gerilim dolu, bütünüyle inandırıcı ve inanılmayacak kadar iyi."
(Tanıtım Bülteninden)

Bu kitabı D&R'dan bu yaz indirimli kitapların arasından almıştım.Yazlıktaydı.
Elimdeki kitap beni yavaşlatınca  elime aldım ,okumaya başladım ,  sürükleyici bir konu, sonu şaşırtıcı..
Ancak bazı konular çok iyi işlenmemiş, detaya girmek istemem ama çok şey beklemeyin derim ;)Bir de mantık dışı gelen bazı yerleri var ki önemsemedim , okudum geçtim :)
Tam yaz kitabı , keyifle okumanızı öneririm :)

10 Ağustos 2012 Cuma

üç kitap ve hediyeler

üç kitap ve cici hediyeleri ile  sevgili İlknur'un çekilişi burada

şansımızı deneyelim :)

1 Ağustos 2012 Çarşamba

Ayfer Tunç- Bir Maniniz Yoksa Annemler Size Gelecek

Arka Kapak

Ayfer Tunç'un büyük ilgi gören kitabı Bir Mâniniz Yoksa Annemler Size Gelecek,
2003 yılında altı Balkan ülkesi arasında düzenlenen yarışmada Balkanika ödülüne değer görülmüş, Tunç, bu ödülü alan ilk Türk ve kadın yazar olmuştu. Bu kitap, alt başlığından da anlaşılacağı gibi, 70'lerin Türkiye'sinin bir portresini çiziyor. Yazar, bir kuşağın bütün özelliklerini ve yaşam biçimlerini aktarabilmek amacıyla başlamış çalışmaya. Bunu yaparken, kendi anılarından yararlanma yoluna gitmiş. Böylece 70'lerin Türkiye'si titiz, usta bir öykücünün kaleminden, yalın, abartısız bir bellek çalışması olarak ortaya çıkmış. Kitap, 7'den 70'e bütün okurlar tarafından kâh gülümsenerek, kâh gözyaşları içinde okunacak, ama kesinlikle unutulmaz tatlar bırakacak. Bir Mâniniz Yoksa Annemler Size Gelecek'in bu yeni baskısı, yeni resimlerle hazırlandı.


Tatilde okuduğum daha doğrusu okuduğumuz ikinci kitaptı.İlk satırlarından itibaren zamanda yolculuk yapmaya başladım.İlgimi çeken tüm çocukluk  anılarını  zevkle okudum.Kendi çocukluğumu ,yaşadıklarımı oynadığım oyunları hatırladım ve bunları İrem'e de aktarmaya başladım.Onun da ilgisini çekince kitabın özellikle oyunlarla ilgili kısımlarını birlikte okuduk :)
sonra sahilde beş tane birbirine uyumlu taş aradık, kibrit çöpleri ile mikado oynadık ..

Okurken gülümsetecek sizi geçmişe götürecek bir kitap, tabii bizim yaşlardaysanız ;)